بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

۞ فَلَآ أُقۡسِمُ بِمَوَٰقِعِ ٱلنُّجُومِ ٧٥

Artık yok, o nücumun mevkilerine kasem ederim.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَإِنَّهُۥ لَقَسَمٞ لَّوۡ تَعۡلَمُونَ عَظِيمٌ ٧٦

- Ve filhakika o bilseniz çok büyük bir kasemdir –.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّهُۥ لَقُرۡءَانٞ كَرِيمٞ ٧٧

Ki hakikaten o bir Kur'an-ı Kerîm’dir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فِي كِتَٰبٖ مَّكۡنُونٖ ٧٨

Öyle bir kitabda ki mahfuz tutulur.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَّا يَمَسُّهُۥٓ إِلَّا ٱلۡمُطَهَّرُونَ ٧٩

Ona tertemiz temizlenmiş olanlardan başkası el süremez.

– Elmalılı Hamdi Yazır

تَنزِيلٞ مِّن رَّبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٨٠

Rabb’ül-âlemîn’den indirilmedir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَفَبِهَٰذَا ٱلۡحَدِيثِ أَنتُم مُّدۡهِنُونَ ٨١

Şimdi bu kelâma siz yağ mı süreceksiniz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَتَجۡعَلُونَ رِزۡقَكُمۡ أَنَّكُمۡ تُكَذِّبُونَ ٨٢

Ve rızkınızı tekzibiniz mi kılacaksınız?

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلَوۡلَآ إِذَا بَلَغَتِ ٱلۡحُلۡقُومَ ٨٣

O halde hadisenize can hulkuma geldiği vakit.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنتُمۡ حِينَئِذٖ تَنظُرُونَ ٨٤

Ki siz o vakit bakar durursunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَنَحۡنُ أَقۡرَبُ إِلَيۡهِ مِنكُمۡ وَلَٰكِن لَّا تُبۡصِرُونَ ٨٥

Biz ise ona sizden yakınizdir ve lâkin görmezsiniz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu